Uyanmazsan Gelip Uyandırırlar! Ama Uyandırılma Bedelin Ağır Olur!!!

Oturmuş televizyon seyrediyorum evde. Utanıyorum…Seyrettiğim açık saçık bir şey değil…ama ben utanıyorum. Kanal değiştiriyorum utanmamak için…olmuyor…yine utanıyorum, yine yüzüm kızarıyor. Başka kanala geçiyorum…utanç ve kızarık yüzüme bir de kalp çarpıntısı ekleniyor. Ellerim titriyor. Kapatma diyorum, devam et. Devam ediyorum inatla... bir şeyler görüyorum ama anlamıyorum çünkü o an bu yazıyı yazmaya başlıyorum beynimde, kendimi hayal ediyorum, bir kürsü başında, avazım çıktığı kadar bağırarak yazdıklarımı söylerken insanlara...
***
Yemek yerken elimden düşen ekmeği yerden alıp üç kere öpüp başıma koymayı öğrendiğimde küçücüktüm. Yine aynı yıllarda, sokakta gördüğüm ekmeği, bisküviyi veya herhangi bir yiyeceği alıp kaldırım kenarına koymam gerektiğini öğretmişti bana büyüklerim. Nimet kutsaldı. Nimete laf söylenmez ve yemek saygıyla / adabıyla yenirdi evimizde. Hatırlıyorum da, o yıllarda, yani henüz 7-8 yaşlarındayken, şehriye çorbasına solucan dedim diye sofradan kaldırılıp ceza aldığımda anlamıştım, nimet evdeki en kutsal şeydi. Ne değişti de yemek kutsallığını yitirdi anlamadım…Yemekteyiz diye bir programla alt üst oldu değerlerim.
***
Yine maziye gitti aklım. Bu sefer annemin / anneannemin arkadaşları, komşu teyzeler geldi gözümün önüne. Öğleden sonra olan toplantıların ardından şu cümle denirdi: “ah zavallı bilmem kim hanım, ne çile çekiyor kocasından ama bak çıtı çıkıp da hiç laf etmiyor.” Kol kırılır, yen içinde kalır denirdi o zamanlar. Kimse iç ilişkilerin boyutunu bilmez, bilse de yorum yapma yetkisini kendinde görmezdi. Ya şimdi? Şimdi öyle mi? Televizyona çıkıp cümle aleme kocasını şikayet eden kadınlar, karılarını yeren erkekler, toplanıp program yapıyor ve biz utanmadan seyrediyoruz. Onlar 5 dakika için ünlü oluyor biz de özel anları öğrenmenin gizli tatminini yaşıyoruz arsızca.
***
Evlendirme programlarına ne demeli bilemiyorum. Önceleri -itiraf etmeliyim ki- benim bile ilgimi çekti. Ama gelin görün ki işin çığırından çıkıp kalitenin, haysiyetin yerlerde süründüğü anlara şahit olunca kendime geldim… Yaşlı dedem uçkur derdine düşmüş, 40 yaşında kadın arar olmuş; nenem aşk istiyorum demeye başlamış. Eli yüzü düzgün gençler, bir elektrik tutturmuş ki voltaj zirvelere çıkmış. Ne huy, ne geçmiş, ne insanlık önemi yitirmiş de evi ve iyi maaşı varsa evlenilecek adam oluvermiş karşılarındaki.
***
Okumuş, kültürlü kadınlarımız “sex and city” ya da “desperate housewife” gibi dizilerle özgürüz biz diye dejenere olmasın; çalışmayan, kendi halinde hemcinslerim “seksi memnun” gibi dizileri seyredip hayallere dalmasın. Bıyığı terlememiş çocuklarımız mafyalığa özenmesin. Kocalarımız kendilerine gelsin.

Acı bunlar dostlar, çooook çok acı…Feci bir kültürel düşüş halindeyiz. Toparlanmamız gittikçe zorlaşıyor böyle giderse. Çekilen diziler, yapılan programlar, sunulan gösteriler gittikçe yozlaştırıyor bizi. Ülkemizin çöküşüne zemin hazırlıyor bunlar. En önemlimizi, değerlerimizi yitiriyoruz. Üstelik bu değerler, en büyük şehirlerden en ücra köylere kadar yitiriliyor. Adım adım değil, bir anda yozlaşıyoruz, dejenere oluyoruz…

Lütfen artık farkına varın, lütfen artık birey birey ama aynı zamanlarda uyanın ve tepki göstermeye başlayın.

Bunların hepsi ama hepsi bizlerin kültürüne, geleneklerine ve değerlerine aykırı ve özellikle topluma empoze edilmeye çalışılan durumlar. Ve mutlaka her oluşturulan durumun bir nedeni, amacı ve sonucu vardır. Bunu unutmayın ve artık uyanın…Bir gün bir bakarsınız uyandırılmışsınız, yanı başınızda çocuğunuzun ya da sevdiğinizin cesedi, kapının dışında başka bir ülkenin şerefli askeri ve ülkende esir, aç, haysiyetsiz oluvermişsin.

nazanpamir@bizkadiniz.com

    12 Mayıs 2010

   Yazarın önceki yazıları
   .Yaz Başlarken
   .Hayat Sürprizleri
   .Dalgana Bak...
   .Sıla burcu tüter gözümde
   .Mağdur Erkekler
   .Yağmur
   .Gelgitlerle dolu yaşam
   .Başarı Öyküsü
   .Kadınsı Çelişkiler...
   .Adam Gibi Olmayı...
   .Tek İstediğim Huzur
   .Hep Kadınları Konuşuyoruz Ya
   .Neler Oluyor Biz Kadınlara
   .İnsana 3 şey iyi gelirmiş- İnanç, güven ve ümit
   .Mutluluk Nerde
   .Evli – Nişanlı – Sözlü –Sevgili Büyük Erkek Çocuklar
   .Olmayınca Olmuyor
   .Olay Tv
   .Yeni Yaşın Muhasebesi
   .Değişiyoruz Hızla...
   .İğne Acısı – Kağıt Kesiği
   .Ben yürürüm yane yane
   .Dinim aşktır benim senin yüzünü gördüm göreli
   .Aşk Üzerine
   .Kadın
   .Haber değeri olan kadın
   .Hz. Mevlana: Beyni Gereksizden Arındır
   .Aldatma
   .Kıskanırım Seni Ben
   .Adı Kadın Yüreği Yangın
   .Gönülden Sohbetler
   .Mutluluğun Sırrı
   .Önce fark etmedim bana baktığını
   .Mevlana, İslam ve Dünya Barışı
   .Evlilik üzerine notlar
   .Bir Tatlı Huzur
   .Saydım
   .Bahçeşehir-İzmir-Bahçeşehir
   .Çok zaman önceydi
   .Dedikodu
   .Mevlana
   .Erkeklerin Korkuları-Kadınların Hayalleri
   .Eşekten düşeni eşekten düşmüş anlar
   .Yıllar Sonra…
   .Aşk, onun için gözpınarlarında daima akan iki damla gözyaşı saklamaktır.
   .Unut onu yüreğim
   .Eşcinsel misiniz?
   .Aldatmak..
   .Çalışmaya Çalışmak…
   .Uzun süredir yazamadım sizlere.
   .Aşk - İnanç- Ahenk
   .Sihirli Ellerden Güzelliğin Sırları
   .Zıtlığın ağırlığı..
   .Genlerimi Bozma..
   .Olmaya Devlet Cihanda Bir Nefes Sıhhat Gibi…Kanuni Sultan Süleyman
   .Sevgililer günü
   .40 Yaş
   .Bu yıl beni ne zaman yatağa düşürecek derken, olan oldu…
   .Merhaba

Güncel

.Mucizevi Bir A.Ş.K.Öyküsü

.Sürüden Ayrılmaya Hazır mısınız

.AÇEV Birleşmiş Milletler de Kadına Yönelik Şiddeti Anlattı

.Kadın Haklarında İlerleme Durdu

.Hayykitap-Ayı Olmayan Ayı

.Yüzlerce kadın şiddete karşı dansla ayaklandı

.Işık ve Cam 2 Adlı Sergi

.Dr. Beyin

.Seda Diker-Aslında Ayrılık Yoktur

.Otuz Yaşa Mektuplar

.Zamane Aşkları

.Kusursuz Mutluluğa Doğru- Bir İki Üç Sıçra