İnternetim Canım Benim

Bilgisayar denen alete 1999 depreminden önce bulaştım. Hatta deprem olduğunda o sarsıntının içinde kiriş altına –o zaman öyle biliyorduk- koşacağıma doğru bilgisayara koşup, sarsıntıdan hard diski zarar görmesin diye sarıp sarmalamıştım. E kolay değil o dönemde şimdi artık ilkel sayılabilen bir alete 1200 $ gibi iyi bir para vermiştim. Vatanım gibi koruyordum.
Gecenin ilerleyen saatlerinde siteden millet bahçeye akın ettiğinde ulen acaba bilgisayarımı damı yanıma alsam diye düşündüğümü gayet net hatırlıyorum.
1997 senesinde gazetecilik birinci sınıfta okurken hocalarımdan biri internette sörf yapıyor musunuz diye koca sınıfa sorduğunda birçoğumuzun kafasında canlanan imaj sörf tahtası olmuştu. O sörfün internette sörf yapmakla bir alakası olmadığını anladık ama biraz geç anladık. Bu derece kazmalıktan sonra internete dadanış o dadanış bir daha birbirimizden kopamadık.
Sağda solda duyduğum internetin zararları safsatası şahsen beni hiç bağlamıyor.
Dibine kadar, istediğim ölçüde, isteklerimin doğrultusunda kullanıyorum hatta aramızda bir efendi köle ilişkisini bile mevcut, gayet mutluyuz.
Hatta bilen bilmeyen hangi seviyede olursa olsun bu konuda bir sürü arkadaşıma da kullanmayı öğrettim. Aralarında öğrenen orta yaş grubu bayağı yaman çıktı ve işi öyle ilerletti ki internet kanalıyla flört işlerine bile girdi.
Haksızda sayılmazlar; İstanbul gibi bir metropolde son zamanlarda artık internetin birinci ve en asil görevi arkadaş edinmemize vesile olması. Galiba bu anlamda herkes zor durumda.
Yıllar evvel internetin olmadığı zaman, New York şehrinde yüksek lisans yapan bir arkadaşım bu şehirde insanların birbirlerini iki şekilde bulduklarını anlattığında çok şaşırmıştım. Birincisi iş çıkışlarında publara gidip bir iki kadeh içerken, diğeri ise gazetenin küçük ilan köşesine ilan vererek. Tam Rumuz Goncagül misali hem de New York da komediye bakın.
Demek ki nerede olursan ol darda kaldın mı en salak yollara bile başvuruyorsun.
Neyse ki hem ilkel hem de zaman alan bu meşakkatli yazışma şekil değiştirerek teknolojiye ayak uydurdu. Gerçi hâlâ meşakkatli ama en azından daha seri ilerliyor.
Şimdi keyfimiz yerinde bilgisayarın karşısına kuruluyoruz, saç baş dağınık, üst baş dökülüyor kimin umurunda gören yok bakan yok. Sonra başlıyorsun el altındaki mevcut sitelere girmeye. Yazışmaya.
Ben onların en ilkel halini hatırlarım MİRC.
Kişinin ne profilini bilirsin ne cinsiyetini elde olan sadece bir nickname. Allah kolaylık versin ne çıkarsa bahtına. Uzun uzun söyleşilerden sonra karşındaki kişiyi çözmekte ayrı bir sanat ve zekâ gerektiriyordu.
Oysa şimdi profilde boyuna, bosuna, eğitimine, zevklerine göre her şey var. Bir yığın da fotoğraf mevcut. İşler acayip derecede kolaylaştı. Seç beğen al. En çokta kısa yoldan eleme yapabiliyorsun. Semti sana uzak mı salla, boyu kısa çirkin mi salla, salak salak konuşuyor mu hepten salla, nasıl olsa yenileri var hem de yığınla ve çeşit çeşit.
Herkesin istekleri farklı farklı, bu doğrultuda evlenende var, tek gecelik ilişki yaşayanda, uzun ilişki yaşayanda ya da sadece yalnızlık paylaşan.
Birbirimizi bulmanın zor olduğu bu zamanda işin sosyolojisini, felsefesini karıştırmadan bırakalım ne istiyorlarsa öyle yaşasınlar.

sibelsezer@bizkadiniz.com

    15 Mart 2010

   Yazarın önceki yazıları
   .Seattle’ da İngilizce Öğreniyorum
   .Victoria Secret Kızı Olacağım (!)
   .Hindistan’a Evlenmeye Gidiyorum
   .Dosta Bir Mektup
   .Unutmuşum!
   .Bir Rüya
   .Masallar
   .Esaretin Bedeli
   .Yaz Geliyor
   .Antidepresan
   .Çirkin Erkek Yoktur Az Bira Vardır
   .35 Yaş
   .Trafik
   .Yunanistan
   .Kırmızı
   .Kadın Nüfusu
   .İki Hikaye
   .Tasarım Yaparım, Şarap Tadarım
   .Agresifim
   .Fevziye ile Ziya
   .Entelim, Dantelim, Kültürlüyüm
   .Parti Kızı
   .Üç Kadının Kısa Öyküsü
   .Uçak Korkusu
   .Bağımlıyım
   .Salsa Kursu
   .Doğrucu Davut
   .Büyükada
   .Boşanmak
   .Diyet
   .Ah! Şu Erkekler…
   .Beyoğlu; İstiklâl Caddesi
   .Koç Kadını
   .Göcek ve Alman Kurt’u
   .Yedim, İçtim, Gezdim, Tozdum
   .İspanya ve Espadrillerim
   .İstanbul
   .Jartiyer
   .G-String
   .Kaşına da Gözüne de…
   .Kastanyet almaya İspanya’ya gidiyorum.
   .İletişimin İletişimsizleri…
   .Ali ile Ayşe
   .Ver Allahım Ver…
   .Tarçınnn…
   .Mazeretim var Sendromluyum…
   .10 Adımda Flört Rehberiniz
   .Saroz’da Bi Daldım Bi Çıktım Bi Yıldız Buldum Dalgıç Oldum Heyoooo…
   .Göcek’ten Bildiriyorum...
   .Kıyıköy
   .Sadakat mi o da ne?
   .Mezarımı Derin Kazmayın…… ki, çıkabileyim…..
   .Bi Tam Bi Öğrenci…
   .Mezar Taşıma İngilizceyi Öğrenemeden Gitti Diye Yazın…
   .Geç Oldu Ama Artık Öğrendim…
   .Sporum Geldi Tutmayın Beni
   .Yamyamlar Fas Yollarında…
   .Alt Komşunun Sardunyaları…
   .Hepinize Merhaba

Güncel

.Mucizevi Bir A.Ş.K.Öyküsü

.Sürüden Ayrılmaya Hazır mısınız

.AÇEV Birleşmiş Milletler de Kadına Yönelik Şiddeti Anlattı

.Kadın Haklarında İlerleme Durdu

.Hayykitap-Ayı Olmayan Ayı

.Yüzlerce kadın şiddete karşı dansla ayaklandı

.Işık ve Cam 2 Adlı Sergi

.Dr. Beyin

.Seda Diker-Aslında Ayrılık Yoktur

.Otuz Yaşa Mektuplar

.Zamane Aşkları

.Kusursuz Mutluluğa Doğru- Bir İki Üç Sıçra